Aralık 30, 2022

Bir sen varsın, Milli Gazete!

    Milli Gazete, kalu bela’da verdiğimiz sözü tüketmeden, yormadan bize hatırlatan, sensin. Tüm heyecanları elinden alınmış bir nesile, tüm iddiaları elinden alındığı bir zamanda dünyaya söyleyecek sözü olduğunu, söylemesi gerektiği gibi öğütleyen, bir sen varsın.

    Meclis kürsüsünde “Ben bunu, bana oy vereseniz diye yapmıyorum. Allah rızası için yapıyorum” sözünün medya ayağında üzerine düşen vazifeyi yerine getiren, bir sen varsın.

    ‘Özgürlük; iki kere iki dört ediyor diyebilmektir’ diyerek ne kapitalistlerin beşini, ne de komünistlerin üçünü dile getirmeden, cesaretle her defasında “dört” diyebilen, bir sen varsın.

    İktidarlarla dirsek teması olmadan, küresel güçlere aldanmadan ayakta kalan; ilk kurucuların sağlam çekmiş olduğu besmeleyle rüzgârlara, fırtınalara aldırmadan; sayfalarında ‘algı yönetimi’ yaparak haksız kazanç sağlamak yerine, bildiği doğruyu ‘Hakça’ söyleyen, haksızlık karşısında ‘Elif’ gibi kıyam eden, bir sen varsın.

    Sınırların ötesinde, dünyanın her bir köşesinde; ümmetin derdiyle dertlenen; zalim kim olursa olsun, zalimin karşısında, mazlumun yanında; ‘yandaş’, ‘candaş’ ve ‘kartel’ medyası olmadan görevini yerine getiren ‘Ümmetin sesi; ümmetin gazetesi’ olduğunu her defasında ortaya koyan, bir sen varsın.

    Ülkemizde bir medya geleneği olan ‘Müslüman mahallesinde salyangoz satmadan’ da gazetecilik yapılabileceğini gösteren, halkın manevi değerlerine savaş açmadan, onların dertlerinin de gazete sayfalarında yer alabileceğini dosta, düşmana gösteren,  ‘Müslüman Mahallesi’nden ne satılır onu öğreten, bir sen varsın. 

    Yaşadığı topluma yüksek gökdelen, plazalar ve Babil kulelerinden bakan, en önemli amacı tüketim toplumuna nefer yetiştirmek olan çağın illüzyonisti medya yerine; “Durun kalabalıklar, bu cadde çıkmaz sokak” diyerek emperyalist her hareketi haber yapan, bir sen varsın.

    Karalamadan, hakaret etmeden, oraya buraya çatmadan hakikati dile getirmeyi dert edinen, tüm baskılara rağmen, gündemin Milli Görüşçesi’ni insanlığa sunan, derdimizi manşetlere taşıyan, bir sen varsın.

    Kendi menfaat ve çıkarları için iktidarın gayri sahih hareketlerini görmeyen, duymayan; bir zamanın hızlı İslamcılarına, şimdi ki muhafazakârlarına inat, hâlâ İslam’ı ve İslam’ın değerlerini dert edinmeye devam eden, herkesin konjonktür diye türkü tutturduğu bir zamanda ilkelerinden, hayallerinden, ideallerinden vazgeçmeden; yılmadan, yorulmadan yoluna devam eden, “iman varsa, imkan vardır” sözünü ispat eden, bir sen varsın.

    Bize ‘Sevgili’nin hatırası sen varsın, Milli Gazete!!! 


Milli Gazete/ 12 Ocak 2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Ey Sakallı Hüsnü Amcam! Senin Verdiğin Oyun Bedelini Gazzeli Bebekler mi Ödeyecekti?

Her şeye her duruma rağmen bir bayramı geçirdik. Dilerdik ki, yeni bir tazeleniş olsun, bir muhasebe olsun hac günleri. Müslümanlar Allah’...