Ağustos 29, 2022

Erbakan koruk yemedi ki, Milli Görüşlülerin dişleri kamaşsın!

 OSMANLI Devleti’nin yıkılmasının ardından dünyada ırkçı emperyalizmin egemenliği başladı. İnsanlık tarihi, hak-batıl arasında cereyan eden bir akış içinde devam etmektedir. Ne zaman hakkı tutanlar, güçten düşer ve görevlerinin idrakinden uzaklaşırlarsa, dünyaya o zaman batıl hükümran olur. Son yüzyılımızda yaşadıklarımız buna şahittir. Irkçı emperyalizm, hakkın yokluğunda sömürü sistemini kurarak insanlığı çıkmaz sokağa hapsetmiştir. Bundan dolayı insanlık artık zulüm ve kana teslim yaşamak zorundadır. Yeni yüzyılda insanlığa sunulan hayat; “ya öleceksin, ya da köle olacaksın!”

Dünyada son asırda inandıkları değerler sebebiyle emperyalizme en ciddi tepkiler İslam coğrafyasından geldi. Siyonizm’in insanlığa sunduğu “ya öleceksin, ya da köle olacaksın” iki seçeneğine ‘hayır’ diyerek, üçüncü yolu ortaya koyan görüşler ortaya çıktı. Mısır’da İhvan-ı Müslimîn, Pakistan’da Cemaat-i İslamî, Avrupa’nın içinde Osmanlı’nın bakiyesi Balkanlarda Mladi Muslumani ve Osmanlı’nın bakiyesi Anadolu topraklarında Milli Görüş filizlendi. Zamanla teşkilatlanıp dünyaya söz söylemeye başladılar.
Milli Görüş ve dünyanın diğer yerlerinde emperyalizme karşı duran, direnen teşkilatlara engelleme ve tepki sadece düşmanları emperyalist örgütlerden gelmedi. Bu teşkilatlar ilk önce kendi ülkelerinden, milletlerinden, insanları tarafından engellendi. Bu konuda Erbakan Hoca sık sık “Bizi Hans’tan önce bir defa olsun Hasan anlasın” diyerek dile getiriyordu.
Son yaşadığımız 15 Temmuz Darbe girişiminden sonra medyada çeşitli siyasi, askeri ve medya mensuplarının Erbakan Hoca ile ilgili itiraflarına tanıklık ediyoruz. Zamanında milletimizden saklanan gerçekler bir bir ortaya dökülüyor. Biz biliyoruz ki; Erbakan Hoca hayatı boyunca ne kimse tarafından kandırıldı, ne de kimseyi kandırdı. Ne insanları kullandı ne de siyasi hayatı boyunca milletini birbirine düşürecek faaliyette bulundu. Çünkü Erbakan inandığı değerlere teslim olmuş bir mümindi. Erbakan, teslim olduğu fikriyata “Milli Görüş” dedi. Milli Görüş, halka sunulan iki seçenekten başka seçenekleri olduğunu söyleyen yüzyılın en iyi fikridir.
Milli Görüş’ün kimyasında; kaba kuvveti değil, hakkı üstün tutmak; nefse esareti değil, nefis terbiyesini esas almak; maddeci değil, maneviyatçı olmak esastır. Eski Yunan, Roma ve Firavunlar kaba kuvveti üstün tuttukları ve nefse esareti temel aldıkları için zulüm düzenini ve ezen-ezilen düzenini ortaya koymuşlardır. Nihayetinde zulmü esas alan her sistem gibi yıkılıp gitmişlerdir. Milli Görüşlüler de bu düşünce sistematiği için de düşündükleri için ırkçı emperyalizmin, siyonizmin yıkılacağını bilmektedirler.
Milli Görüş’ün kimyası gereği hareket ederse bir insan, yani; hakkı üstün tutarsa, nefis terbiyesini esas alırsa ve maneviyatçı olursa, Allah (c.c) o insana “Hidayet” verir. Hidayet, doğru ile yanlışı görebilme kabiliyetidir. Hidayet gereği hareket edene Allah (c.c) “Feraset” verir. Hakkaniyetle yapılması gereken işleri yapar. Feraset yoluyla ne yapılmasını idrak eden insanın bu hedefi aşkla, şevkle, azimle, gayretle yerine getirmesi de dirayettir. Hidayet, feraset ve dirayet Milli Görüş’ün fiziğidir. Erbakan Hoca hayatını bu çerçevede yaşadı. Hidayet gereği, yani, hakkı üstün tutup, nefis terbiyesini esas aldığı ve maneviyatçı olduğu için ne yaptıysa sonucunda isabet etti. Hak söz yeryüzüne hâkim olsun, insanlık iki cihan saadetine ulaşsın için son nefesine kadar gayret gösterdi. Bunun için dünya Müslümanlarını teşkilatlandırdı. Siyasetten ekonomiye, bilimden sosyal hayatın her alanına dair projeler gerçekleştirdi.
Erbakan Hoca’nın haklı olduğunu söyleyenler, Erbakan Hoca’nın sahip olduğu zihniyeti ortaya koymamaktadırlar. Oysa ki, Erbakan Hoca’yı söylediği sözlerde isabetli kılan, teslim olduğu ‘davası’ ve ‘zihniyeti’dir. Bu itiraflar bir nevi hakikatin üstünü örtmek çalışmasıdır. Erbakan Hoca’nın sahip olduğu zihniyetten bahsederlerse yalancı kahramanların yaldızları dökülür. Sadece Erbakan’dan bahsederek akıllarınca vicdanlarını rahatlatıyorlar. Bunu nereden anlıyoruz “Zamanında Erbakan Hoca doğru yaptı” diyenler, Erbakan’ın işaret ettiği çözüm yollarından fersah fersah uzaktalar. Erbakan Hoca ile ilgili itirafların, söylenen sözlerin kıymet-i harbiyesi yoktur. Ülkenin geldiği durumda Erbakan’ın teslim olduğu değerlere teslim olunduğunu görmüyoruz. Böyle bir niyetin olduğunu da.
Her olayda işin temelini konuşmak yerine Milli Görüş’e ve Milli Görüşlülere saldıran arkadaşlara da son sözümüz: “Erbakan koruk yemedi ki, Milli Görüşlülerin dişleri kamaşsın!”

29 Ağustos 2016/ Milli Gazete


https://www.milligazete.com.tr/makale/846384/elif-ors/erbakan-koruk-yemedi-ki-milli-goruslulerin-disleri-kamassin

Ey Sakallı Hüsnü Amcam! Senin Verdiğin Oyun Bedelini Gazzeli Bebekler mi Ödeyecekti?

Her şeye her duruma rağmen bir bayramı geçirdik. Dilerdik ki, yeni bir tazeleniş olsun, bir muhasebe olsun hac günleri. Müslümanlar Allah’...